Ben bazen herkesten nefret ederim.

Acayip, paslı tat almış gibi bir suratla, hiç çekinmeden, üzülmeden, susmadan ama iğrenerek söyledi. Söyledi de, insanlar yüzeyseldi. Zaten kimsenin de onu ve sözlerini önemseyeceği yoktu. Zannediyordu ki, önemsenmese bile anlaşılabilsin. Ama nerede? 
"Kızmayın,
Ben bazen herkesten aynı derecede nefret ederim. Kaçar, giderim. Kızılacak bir şey yok, herkesten dedim, herkesten. Kendimden bile. Bile mi? Neyse. Sevmiyorum anlamında değil, ne de olsa kimi dostum, kimi ailem, kimi sevdiceğim, kimi bilmem kim... Niye sevmeyeyim? Ben sadece bazen herkesten aynı anda nefret ederim. Ederim işte ederim, ne yapayım? Ettirmeyin o zaman. Ama yok suç sizde değil. Hiç sizde olmadı. Kızmayın. Yanlış anlamayın. Tamam hiç anlamayın. Ama yanlış da anlamayın. Unutun gitsin."

Sonuçta zaten kimse bir şey anlamadı. O bile.

Yorumlar

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar