Aynı gökyüzü altı çiçeği

Dinlenmek için oturduğu taşın üstünde rahatsız hareketlerle cebinden ikiye katlanmış bir fotoğraf çıkardı. Açıp baktı uzun süre. Fotoğrafta o vardı. O ve İstanbul. En sevdiği şehrin manzarasının önünde durmuş en sevdiği ruh, en sevdiği can. Fotoğrafın tam ortasında da değil, bir kenarında durmuş sanki hissetmiş gibi. Diğer tarafta da manzara net bir şekilde görünüyor. Nasıl da huzur verici... İki sevdiği de karşısındaydı işte. Fotoğrafın soluna bakıyor güzellik, sağına bakıyor başka bir güzellik.
O an düşündüğü şey aynı gökyüzü altında olduğunu bilmenin verdiği huzurdu. Onu yakından görebilmeyi istiyordu tabii. Ama o an sadece yanında olan onun fotoğrafından başka bir şey değildi. "Bazen," dedi "yanında olması gerekmez." Sonra fotoğrafı yerine koydu, avuçlarını dizlerine bastırarak ayağa kalktı ve yoluna yeni aldığı gücüyle devam etti. Ta ki tekrar durup fotoğrafa bakana kadar...

Yorumlar

  1. bitsin diye boşuna bekliyoruz değil mi bu yoksunluk hep sürecek, birileri hep bekleyecek.. hiç durmadan bekleyecek..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. öyle görünüyor beklemenin ucu bucağı yokmuş gibi. peki hiç beklenen olduğunu düşündün mü?

      Sil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar